whatsapp

Alüminyum fabrikası ve o fotoğrafların dili

NOSTALJİ 14.07.2020 - 02:22, Güncelleme: 09.09.2021 - 14:46
 

Alüminyum fabrikası ve o fotoğrafların dili

Tarihten bir yaprak. Nostalji haberimizi sunuyoruz...
Seydişehir Alüminyum işçilerinin hafızalarda yer bulmuş bazı klasik fotoğrafları vardır. Bu fotoğraflara bakıldığında insanda duygusal bir bağ oluşur. Etrafındaki çerçeveyle sınırlı olan bu kare, uçsuz bucaksız bir âlemin geçiş kapısı gibidir. Bir hikâyenin bin ana sığdırılmış portresidir. Hafızalara kazınmış üreten işçi fotoğraflarından bazı karelerdir. Bir gazeteci veya fotoğraf sanatçısı için anı yakalamak budur. Haber peşinde koşan bir gazeteci olarak objektifimin yakaladığı haberin vurgulayıcı portresidir. Yıl 1969. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetlerinden yola çıkan kamyonlar fabrikanın makinelerini Seydişehir’e getirmektedir. O tarihte Türkiye’de yollar dar ve köprüler geçilmezdir. Kar tufan demeden böyle zor şartlarda Seydişehir’e ulaşan makineler dev Alüminyum fabrikasını oluşturuyordu. İkinci foto ise 2003 yılına ait. Katma değeri yüksek uç ürünlerini üreten haddehane folyo ünitesinden. İşçilerin folyo üretiminin o anını makinenin deklanşörüne basarak ölümsüzleştirdim.  İşçi arkadaşlarımın yüze yansıyan portresi ülkemizdeki özelleştirme politikalarıydı. Başlangıçta yola çıkan makineler ve sonrasında üretilen alüminyum ürünlerinden folyo. Bu son ünitenin son üretimiydi ve bir daha Seydişehir’de üretilmedi. Makineler sustu. İşçiler ise şaşkın ve çaresiz. O anın ifadesi her zaman duvarlarımızda asılı duracak. Emekçi Ozan Ahmet ise o günlerde yayınladığı kitabının kapak sayfasında ise ‘Benden toprak isteme. Vatandır’’ başlığını yazmıştı. Seydişehir Nostalji
Tarihten bir yaprak. Nostalji haberimizi sunuyoruz...

Seydişehir Alüminyum işçilerinin hafızalarda yer bulmuş bazı klasik fotoğrafları vardır. Bu fotoğraflara bakıldığında insanda duygusal bir bağ oluşur. Etrafındaki çerçeveyle sınırlı olan bu kare, uçsuz bucaksız bir âlemin geçiş kapısı gibidir. Bir hikâyenin bin ana sığdırılmış portresidir. Hafızalara kazınmış üreten işçi fotoğraflarından bazı karelerdir. Bir gazeteci veya fotoğraf sanatçısı için anı yakalamak budur. Haber peşinde koşan bir gazeteci olarak objektifimin yakaladığı haberin vurgulayıcı portresidir. Yıl 1969. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetlerinden yola çıkan kamyonlar fabrikanın makinelerini Seydişehir’e getirmektedir. O tarihte Türkiye’de yollar dar ve köprüler geçilmezdir. Kar tufan demeden böyle zor şartlarda Seydişehir’e ulaşan makineler dev Alüminyum fabrikasını oluşturuyordu. İkinci foto ise 2003 yılına ait. Katma değeri yüksek uç ürünlerini üreten haddehane folyo ünitesinden. İşçilerin folyo üretiminin o anını makinenin deklanşörüne basarak ölümsüzleştirdim.  İşçi arkadaşlarımın yüze yansıyan portresi ülkemizdeki özelleştirme politikalarıydı. Başlangıçta yola çıkan makineler ve sonrasında üretilen alüminyum ürünlerinden folyo. Bu son ünitenin son üretimiydi ve bir daha Seydişehir’de üretilmedi. Makineler sustu.

İşçiler ise şaşkın ve çaresiz. O anın ifadesi her zaman duvarlarımızda asılı duracak.

Emekçi Ozan Ahmet ise o günlerde yayınladığı kitabının kapak sayfasında ise ‘Benden toprak isteme. Vatandır’’ başlığını yazmıştı.

Seydişehir Nostalji

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.