whatsapp

Mevcut belediye başkanlarının yüzde 1,6'sı kadın

YAŞAM (SG) - Seydişehir Gündem | 29.02.2024 - 01:47, Güncelleme: 29.02.2024 - 01:47
 

Mevcut belediye başkanlarının yüzde 1,6'sı kadın

Halen görevde bulunan 1.393 belediye başkanlar sadece 23'ü, bir başka anlatımla yüzde 1,6'sı kadın.
TÜİK'in açıkladığı verilere göre, Türkiye'nin nüfusu 85,3 milyon kişi. Bunun yüzde 50,1'ini (42.7 milyon) erkekler, yüzde 49,9'unu (42,6 milyon) kadınlar oluşturuyor.  28 Mayıs'ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turundaki seçmen sayısı 60,7 milyon kişi olarak açıklandı. Bunun yüzde 50,9'u kadın (30,7 milyon) ve yüzde 49,4'ü de (30,0 milyon) erkek seçmenler Yerel yönetimlerde kadınların yerine bakıldığında bu oranların tersine bir durum, "politik temsilde cinsiyet eşitsizliği" ortaya çıkıyor.  Yerel yönetimde kadınlar Kadın Adayları Destekleme Derneği'nin (KA. DER) araştırmasına göre, halen görevde bulunan 1.393 belediye başkanının sadece 23’ü kadın. Bu yüzdelik oranı vurulduğunda mevcut belediye başkanlarının yüzde 1,6'sı kadınlardan oluşuyor. Görevdeki muhtarların sayısına bakıldığında da durum farklı değil. Mevcut durumda, 50.285 muhtardan 1.034'ü kadın. Bir başka anlatımla görevdeki muhtarların sadece yüzde 2'ki kadınlardan oluşuyor.  Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını kazandığı 1930 yılından bu yana durum farklı değil aslında. Kader’in araştırmasına göre 1930 yılından bu yana, 150 kadın belediye başkanına karşın, yaklaşık 32.000 erkek belediye başkanı yerel yönetimlerde görev üstlenmiş. Oran olarak o tarihten bu yana görev yapan belediye başkanlarından sadece binde 4'ü kadın.  Bu arada Cumhuriyet tarihinin “en yüksek” kadın üye sayısına ulaşan TBMM'de 600 milletvekilinden 119’unun, yani yüzde 19,8'inin kadın olduğunu da belirtmek gerekiyor.  "ENDİŞE VERİCİ" Kader’den yapılan açıklamada şu değerlendirmelere yer veriliyor: "Türkiye’de, kadınlara 1930 yılında, önce belediye seçimlerine katılma, ardından köy muhtarlığına seçilme ve ihtiyar meclislerine üye olma hakkı tanındı. Ardından 5 Aralık 1934'te milletvekili seçme ve seçilme hakkının da tanınmasıyla Türkiye, kadınlara seçme seçilme hakkı konusunda Avrupa’ya öncü ve örnek oldu.  Aradan geçen bir asır’a yakın zamandan sonra, 31 Mart Yerel Seçimleri ‘ne bir ay kala, KA. DER, kadınların ilan edilen adaylar arasında neredeyse hiç yer almadığı gerçeğinin endişe verici olduğunu vurguluyor ve acil bir ihtiyacı gösteriyor. " KA. DER’DEN İMZA KAMPANYASI: KA.DER tarafından "yerel seçimde eşit temsil" için Change.org Türkiye üzerinden imza kampanyası başlattı. Partilere seslenilen kampanyayı 4.000’e yakın kişi imzaladı.  Kampanya metninde "Biz, kadınlar olarak sadece sayı veya yüzde değiliz; yıllardır bu paradigmadan kurtulmak için mücadele ediyoruz. Bu imkânsız değil; birlikte bu hegemonyayı kırabiliriz. Kadınların siyasette eşit temsilini sağlama sorumluluğu sadece KA. DER, diğer sivil toplum kuruluşları ve kadınlara ait değildir; aktif olarak politik arenada yer alan bütün partilerin kolektif görevidir. Gerçek demokrasi, eşit temsil sağlandığında mümkün olabilir, bu da adil bir yönetim için yol açabilir" deniliyor. Bu kapsamda, "Türk siyasi hayatının kodlarının daha kapsayıcı ve temsilci bir demokrasiyi yansıtacak şekilde evrim geçirmesi gerektiği" ifade edilerek "değişim" çağrısı yapılıyor.  
Halen görevde bulunan 1.393 belediye başkanlar sadece 23'ü, bir başka anlatımla yüzde 1,6'sı kadın.

TÜİK'in açıkladığı verilere göre, Türkiye'nin nüfusu 85,3 milyon kişi. Bunun yüzde 50,1'ini (42.7 milyon) erkekler, yüzde 49,9'unu (42,6 milyon) kadınlar oluşturuyor. 

28 Mayıs'ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turundaki seçmen sayısı 60,7 milyon kişi olarak açıklandı. Bunun yüzde 50,9'u kadın (30,7 milyon) ve yüzde 49,4'ü de (30,0 milyon) erkek seçmenler

Yerel yönetimlerde kadınların yerine bakıldığında bu oranların tersine bir durum, "politik temsilde cinsiyet eşitsizliği" ortaya çıkıyor. 

Yerel yönetimde kadınlar

Kadın Adayları Destekleme Derneği'nin (KA. DER) araştırmasına göre, halen görevde bulunan 1.393 belediye başkanının sadece 23’ü kadın. Bu yüzdelik oranı vurulduğunda mevcut belediye başkanlarının yüzde 1,6'sı kadınlardan oluşuyor.

Görevdeki muhtarların sayısına bakıldığında da durum farklı değil. Mevcut durumda, 50.285 muhtardan 1.034'ü kadın. Bir başka anlatımla görevdeki muhtarların sadece yüzde 2'ki kadınlardan oluşuyor. 

Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını kazandığı 1930 yılından bu yana durum farklı değil aslında. Kader’in araştırmasına göre 1930 yılından bu yana, 150 kadın belediye başkanına karşın, yaklaşık 32.000 erkek belediye başkanı yerel yönetimlerde görev üstlenmiş. Oran olarak o tarihten bu yana görev yapan belediye başkanlarından sadece binde 4'ü kadın. 

Bu arada Cumhuriyet tarihinin “en yüksek” kadın üye sayısına ulaşan TBMM'de 600 milletvekilinden 119’unun, yani yüzde 19,8'inin kadın olduğunu da belirtmek gerekiyor. 

"ENDİŞE VERİCİ"

Kader’den yapılan açıklamada şu değerlendirmelere yer veriliyor:

"Türkiye’de, kadınlara 1930 yılında, önce belediye seçimlerine katılma, ardından köy muhtarlığına seçilme ve ihtiyar meclislerine üye olma hakkı tanındı. Ardından 5 Aralık 1934'te milletvekili seçme ve seçilme hakkının da tanınmasıyla Türkiye, kadınlara seçme seçilme hakkı konusunda Avrupa’ya öncü ve örnek oldu. 

Aradan geçen bir asır’a yakın zamandan sonra, 31 Mart Yerel Seçimleri ‘ne bir ay kala, KA. DER, kadınların ilan edilen adaylar arasında neredeyse hiç yer almadığı gerçeğinin endişe verici olduğunu vurguluyor ve acil bir ihtiyacı gösteriyor. "

KA. DER’DEN İMZA KAMPANYASI:

KA.DER tarafından "yerel seçimde eşit temsil" için Change.org Türkiye üzerinden imza kampanyası başlattı. Partilere seslenilen kampanyayı 4.000’e yakın kişi imzaladı. 

Kampanya metninde "Biz, kadınlar olarak sadece sayı veya yüzde değiliz; yıllardır bu paradigmadan kurtulmak için mücadele ediyoruz. Bu imkânsız değil; birlikte bu hegemonyayı kırabiliriz. Kadınların siyasette eşit temsilini sağlama sorumluluğu sadece KA. DER, diğer sivil toplum kuruluşları ve kadınlara ait değildir; aktif olarak politik arenada yer alan bütün partilerin kolektif görevidir. Gerçek demokrasi, eşit temsil sağlandığında mümkün olabilir, bu da adil bir yönetim için yol açabilir" deniliyor.

Bu kapsamda, "Türk siyasi hayatının kodlarının daha kapsayıcı ve temsilci bir demokrasiyi yansıtacak şekilde evrim geçirmesi gerektiği" ifade edilerek "değişim" çağrısı yapılıyor.  

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.