(Görüntülü haber..)

Enver Haykır/ Gazeteci. Yönetmen

Seydişehir Gündem İnternet haber sitesinden gazeteci Enver Haykır, 1977 – 1980 yılları arası Belediye Başkanlığı görevinde bulunan Mehmet Atalay ile yapılan röportajı sunuyoruz.

Kendinizi okuyucularımıza tanıtır mısınız?

1930 yılında Gökhüyük köyünde doğdum. 4 kardeştik. İlkokulu 3 sınıfa kadar köyde, 5 sınıfa kadar da Kisecik’te tamamladım. Babam hafız olmamı dedem de köy enstitüsüne gitmemi istiyordu. Bu arada şehre geldim başöğretmen görüştüm babamı ikna etti. Dilekçe yazıp köy enstitüsüne başvurdum dilekçemin cevabında bir kızla hemen gelin dediler. Köyde Kiraz Bademle gittik eğitim serüvenimiz böylece başlayıp öğretmen oldum. Bozkır, Taraşçı, Gökhüyük köyü ve Aksaray ilkokullarında öğretmenlik yaptım. 1966 yılında emekli oldum. Gökhüyük köyünde muhtarlık yaptım. 1950 yılında Refika hanımla evlendim. 1977 yılında Belediye Başkanlığı görevini aldım. 3. Yılımda darbe yüzünden görevden alındım. Yerime Benim işe aldığım Hakkı Akçay’ı getirdiler.

Belediye başkanı olmaya nasıl karar verdiniz?

Nevzat beyin 3. döneminde 100 gönüllü onu bağımsızdan aday gösterdi bende Cumhuriyet Halk Partisi örgütünden aday oldum. Diğer partilerin adayları da vardı. Seçim sonunda ben kazanamadım. Daha sonraki dönemde 1977 yılında CHP’den aday oldum bu kez kazandım.

Nasıl bir belediye teslim aldınız?

Kazma kürekle belediyeyi teslim aldım. Hiçbir şey yoktu! O dönem 25 bin liraya 3 tane BMC kamyon aldım. Bir iş makinesiyle bir yıl çalıştım. Belediyeye maddi destek sağlamak için Almanya’ya gitmeye karar verdik. 3 ay kaldım gurbetçi hemşerilerimizden 75 bin mark topladık. Bunun yanı sıra iş makinesi, itfaiye, tır gibi makinelerde getirdim. Asfalt şantiyesini kurarak ilk işe çarşı merkezinden başladık.

Kısa zamanda neler yaptınız?

Meyveciliği geliştirmek için soğuk hava deposu kurdum. Eski garaja hamam yaptırdım. Tanzim satış mağazası açtım. Kızılcalar mahallesine 2 ci Pazar yeri kurulmasını sağladım. Taşağıl yolunda meyvecilik kooperatifi için 120 bin metre kare arazi satın aldım ama örgütlü bir yapı oluşturamadık daha sonra gelenler de orayı sattı. İçme suyu sorununu çözdüm. Benzin istasyonu kurdum. Ilıcaya verici istasyonu koyduk. Gökhüyük evlerini yaptırdım. Kısıtlı imkânlarla birçok alanda çalışmalar başlatmıştık.

12 Eylül 1980 askeri darbesinde neler yaşandı?

İhtilal var dediler. Evde beklemeye başladık. Ertesi gün belediyeye gittim. Çalışmalarımızı sürdürürken ihtilalin birinci ayında Konya valisi yanına davet etti. Gittiğimde partinden ve başkanlıktan istifamı istedi. Ben de beni CHP örgütü getirdi istifa etmiyorum dedim. Seydişehir’e döndüm. O günün kaymakamı beni görevden aldı. Benim işe aldığım memuru atadı. Kaymakama senin tayinin çıktığında teneke çaldıracağım dedim ve çaldırttım. O da Seydişehir’i terk etti.

Yapılan askeri darbenin Seydişehir’e olan etkisi nelerdi?

Büyük bir özveriyle ilçemiz için çalışırken planladığımız birçok işleri yapamadık. Yerimize atananları ise başkaları kullanınca halka mal olan birçok yapılan işimiz de heder oldu gitti. Çok güzel işler yapısal reformlar yapacaktık. Daha 3 dönem başkanlıkta kalırdık maalesef önümüzü kestiler.

Görevde olan ve olacak olanlara tavsiyeniz ne?

Kendi menfaatlerini değil kalender ve yoksulları düşünsünler. Halkı ayrıştırmasınlar, tarafsız olsunlar. Eşit şekilde görev yapmaya gayret etsinler. Her zaman ilkeleri hukukun, adaletin, insan hakkının, sosyal hakların herkese eşit uygulanması ve faydalanması üzerine olmalıdır.

(Birçok ayrıntıyı haberimizin görüntüsünden izleyebilirsiniz)