whatsapp

Seydişehir Alüminyumun Tarihi

NOSTALJİ 06.08.2020 - 13:27, Güncelleme: 09.09.2021 - 14:46
 

Seydişehir Alüminyumun Tarihi

Bir nostalji yazımızda daha Seydişehir Alüminyumun Tarihinin kuruluş öyküsü anlatıyoruz.
Seydişehir Alüminyum ve 5 Ağustos 1969 tarihinin öneminden söz edeceğiz. 2006 yılında Dr. Erdemir Karakaş’ın Seydişehir Alüminyum Tesislerinin kuruluş öyküsünü anlattığı “Seydişehir Alüminyum” yazısından alıntıları yayınlıyoruz. Önce bu öyküyü yazan Dr. Erdemir Karakaş hakkında kısaca bilgi vermek istiyorum. 1961 yılında İTÜ Maden Fakültesini bitirdikten sonra 1968 yılında Paris Yüksek Maden Okulu ve Sorbon Üniversitesinde (Fransa) doktora çalışmasını tamamladı. Doktara çalışmalarına başladığı 1965 yılı yaz aylarında ilk defa Seydişehir’e gelerek Mineralojik Etüdler, analizler ve teknolojik testler için gerekli cevher örneklerinin alınmasında bulunmuştur. 1968-1971 yılları arasında MTA Teknoloji şubesinde Uzman Müh. Olarak çalışmıştır. Bu süreç içerisinde de Seydişehir ile bağı kesilmemiş ve 1971 yılı Temmuz ayında Başmühendis kadrosu ile Seydişehir Alüminyum tesislerine atanmıştır. Bandırma Boraks İşletmelerine Müessese Müdürü olarak atandığı 1975 yılına kadar Seydişehir Alüminyumda Müessese Müdürlüğü dahil çeşitli görevlerde bulunmuştur.1980 yılına kadar Bandırma’da hizmet ürettikten sonra Etibank Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarlığı görevlerinde bulunmuştur. 1985-1990 yılları arasında Özel sektörde Üst Düzey yönetici olarak çalıştıktan sonra 1991-1992 yıllarında Başbakanlık Başdanışmanlığı görevleri  için tekrar Kamuya dönmüştür. Halen özel sektörde Danışman/Yönetici olarak deneyimlerini yeni nesillere aktarmaktadır.  “Kırk yılı aşkın bir süreden beri Seydişehir ve Alüminyum, birbirini bütünledi, biri diğerini çağrıştırdı ve birlikte anıldı. Orta Anadolu’nun Toroslara dayandığı ücra köşesindeki bu küçük, sade, sessiz kasaba, kırk yıl önce bağrındaki boksit cevherini bu ülkenin hizmetine sunarak alüminyumun doğuşunu sağladı. Buna karşılık alüminyum, bu sevimli Toros kasabasına hayat verdi,70 Bin nüfuslu bir sanayi şehrinin oluşumunu gerçekleştirdi” Erdemir Karakaş,1965’li yıllarda Seydişehir ile ilgili ilk izlenimler ise şöyle anlatmıştır.  “Ankara’dan MTA enstitüsünün jeep’iyle Sn. Nejat Hatay ile birlikte Konya, Beyşehir üzerinden Seydişehir’e gelişimiz –takriben 350km- herhalde 12 saaten fazla sürdü. Stabilize bile olmayan, tozlu Karayolunun Toroslara çıkmaz sokak gibi saklandığı yerde, Suğla gölü kıyısında kurulmuş, bir ana cadde ile bir meydandan ibaret, nüfusu 5.000 civarında garip fakat sevimli bir Orta Anadolu kasabası idi Seydişehir. Göl çekildiği zaman ortaya çıkan mümbit arazide çok kaliteli nohut yetiştirildiğini, bu nedenle tek faaliyetin leblebicilik olduğunu, ilçede 200’den fazla leblebici bulunduğunu ifade ettiler.” Şeklinde bir başlangıçla Seydişehir Etibank Alüminyum Tesislerinin kuruluş öyküsünü anlatmaya başlıyor, Erdemir bey. “Seydişehir, o zaman küçük bir Anadolu kasabası. Bir doktor, bir eczahane, bir Ziraat Bankası Şubesi var. Sadece akşamları birkaç saat elektrik var. Otel yok, doğru dürüst yemek yenebilecek bir restoran yok. Oturulabilecek nitelikte kiralık evde yok.”  “Bu arada hafifliği, korozyona karşı mukavemeti, çok çeşitli metallerle yaptığı değişik alaşımlarının çok çeşitli üretim alanında kullanılabilmesi nedeniyle giderek öenm kazanan alüminyumun hammaddesi Boksit’in aranması ve rezervlerinin tesbiti çalışmalarına 1950’lerden itibaren MTA’nın faaliyet planlamalarında ağırlık kazanmaya başlanmıştı. Toros’ların çeşitli bölgelerinde boksit ve diasporit oluşumlarına rastlanıyor, bunların ekonomik olarak işletilebeilir rezervlerin tesbiti için MTA yabancı uzmanların da katıldığı, jeolog ve maden mühendislerinden oluşan güçlü ekiplerle yoğun bir arama faaliyeti sürdürüyordu. Bu çalışmaların sonucunda Seydişehir’in yaklaşık yirmibeş km uzağında Keçili köyü – eski adı Elmasut- Bugün Madeli yakınlarında Mortaş ve Doğankuzu boksit yatakları tesbit edilir.  Arama kampı ile ilgili hazırlık faaliyetlerinin Seydişehir’de tamamlanmasını takiben Keçili köyüne gidilir. Suğla gölü kıyısından birkaç km ham yolda ilerledikten sonra sarp kayalıklar ve uçurumlar arsından, sert virajlı, dik yokuşlu bir orman yolundan 25 km.’lik mesafeyi birkaç saatte katedip akşama doğru ancak köye varılır. Köyün durumu ise; daracık bir sokağın iki yanına sıralanmış 13, 15 hane. Köyün altında küçük bir harman yeri. Hayvan olarak ta sadece kara keçi. (Keçili köyünün adı daha sonra Madenli olarak değiştirildi) Muhtarın evinde akşam yemeği ve sohbet. Herkesin yüzünde merak, sorular, yorumlar, keçi devrinden alüminyum devrine geçişe ilişkin senaryolar, gözlerde umut ışığı... Yer yatağına uzanırken günümüzün yorgunluğunu değil, omuzlarımızda sorumluluğumuzun ağırlığını duyarak dalıyoruz.” Diyerek ilk ciddi arama sınavına başlarlar. “MTA Enstitüsü, Seydişehir’deki Maden Arama ve Rezerv tesbiti çalışmalarını tamamladıktan sonra sahayı gene büyük Atatürk’üntalimatıyla kurulan Ülkemizin enerji ve maden kaynaklarını işletip değerlendirmekle görevli “İktisadi devlet Teşekkülü” Etibank Genel Müdürlüğüne devrediyor. Bugünkü eti Holding A.Ş.’yi, Etibank Bankacılık birimlerini ve Türkiye Elektrik Kurumunun tüm tesislerini bünyesinde bulunduran Genel Müdürlük Dünyanın çeşitli gelişmiş ülkelerinden alüminyum teknolojisi alabilmek için çalışmalar yapıyor. Türkiye’nin alüminyum üretmesiyle Pazar paylarının küçüleceğini düşünen büyük alüminyum firmaları o yıllardaki siyasi istikrarsızlıkları da dikkate alarak konuya pek sıcak bakmıyorlar. O sıralarda Genel Müdürlüğün talebi üzerine, Paris’te Uluslar arası bir kuruluşta çalışan Sn. Sıddık Aksoy’un gayretleri ile Peşiney firmasından emekli, Alüminyum teknolojisini bilen bir uzman ile anlaşmaya varılmasına rağmen izin verilmediği için uzman gelemiyor. Almanya’daki bir alüminyum tesisine teknolojik test için Seydişehir’den 400 ton Boksit cevheri gönderiliyor, “bu cevherden alüminyum üretilemeyeceği” cevabı geliyor. ABD ise, 20 yıl süre ile kilovat saati 0.5 kuruş’tan elektrik verilmesi garanti edilirse ve Seydişehir’e tesis kurmaktan vazgeçilirse, Antalya’da dışarıdan ithal edilecek alümina ile çalışan, Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak kapasitede bir alüminyum tesisi kurmayı teklif ediyor.”  “1965 yılında, Suat Hayri Ürgüplü hükümeti döneminde, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ile o zamanki Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri birliği hükümeti arasında İskenderun Demir Çelik, İzmir-Aliağa Rafinerisi, Seydişehir Alüminyum Tesisleri, Oymapınar Barajı ve Hidroelektrik tesislerininde olduğu on yatırım projesinin iki ülkenin işbirliği ile gerçekleştirilmesi konusunda mutabakata varıldı.” Daha sonra bu anlaşma 25 Mart 1967 tarihinde imzalanarak Seydişehir için yeni sayfa açılmış oldu.   Seydişehir AL.Tarihi  2006 yılında Dr.Erdemir Karakaş’ın Seydişehir Alüminyum Tesislerinin kuruluş öyküsünü anlattığı “Seydişehir Alüminyum” yazısının 2.ci bölümünü yayınlıyoruz “Sovyetler Birliği adına TIAJPROMEXPORT firması ile 09 Mayıs 1967 yılında yapılan anlaşma, tüm tesislerin projelendirilmesi, gerekli teknolojik malzeme ve teçhizatın temin edilmesive 120.000 ton tutarı demir ve teçhizatın Iliçevski limanında teslimi, inşaat ve montaj sırasında süpervizyon ve kontrol için gerekli mühendislerin, bazı özel teknik işler için kalifiye elemanların temini, işletmeye alma sürecinde yeterli miktarda işletme elemanının gönderilmesi, ve gerek işyerinde gerekse Sovyetler Birliğindeki tesislerde Türk işletme kadrosunun eğitimini kapsamakta idi ve tutar 62 milyon ABD doları olarak belirlenmişti. Daha sonra yurtiçinden yeterli miktar ve ebatta profil demir bulunamadığından 12 milyon ABD dolarlık bir ek anlaşma daha yapılmıştır. Projelerden sorumlu Sovyet kuruluşu VAMİ Enstitüsü, diğer teçhizat ve hizmetlerden sorumlu kuruluş ise TSVETMETPROMEXPORT olmuştur.”  “Etibank Genel Müdürlüğü bu anlaşma kapsamındaki projenin büyüklüğünü ve önemini dikkate alarak daha geniş yetki ile daha çabuk karar alabilen bir yapılaşmaya giderek ‘Seydişehir Alüminyum Tesisleri Grup Başkanlığını’ kurdu. Sıhhıye’deki genel müdürlük binasının beşinci katında iki küçük odada faaliyete geçen bu kuruluşun ilk Grup Başkanı da Sn. Abdurrahman Aydın bey (Rahmetli) olmuştur.” Fabrika ve Sosyal Tesisler için Seydişehir’in kuzeyinde 3000 dönümden fazla arazi istimlak edilmiş/satın alınmıştır.  “Tesislerin kurulduğu arazinin sembolik bir bedelle sağlanması, daha sonra yatırım ve işletme döneminde Etibank yönetiminin, tüm çalışanların Seydişehir’le ilişkilerinin en iyi bir biçimde yürütülüp hiç sorun çıkmadan halledilmesi Belediye Başkanı Sn. Nevzat Akbaş’ın “Reis Bey’in” ileri görüşlü, basiretli ve otoriter kişiliği sayesinde olmuştur” “Arazinin istimlak işlemleri tamamlanıp projelerde peyderpey gelmeye başlayınca artık inşaat faaliyetlerine başlamak üzere, 1969 yılı baharında Grup Başkanlığı Seydişehir’e taşınır”  Seydişehir o zamanlar küçük bir Orta Anadolu kasabasıdır. Her türlü yokluk ve sıkıntı ile karşılaşılmakmasına rağmen bu büyük alüminyum idealini gerçekleştirmek üzere yola çıkanlarda, bu işin öncülerinde herşeye sıfırdan başlayıp yoktan varetmek için gerekli azim, cesaret, özgüven ve heyecan vardır. Grup başkanlığı için daha önce arama sondaj karotları deposu olarak kullanılan İlçe’nin en büyük binalarından biri olan eski HAN binası kiralanıyor. O zaman kadro 20 kişi civarında. İki katlı bir bina daha bulunup personel için yatakhane olarak düzenleniyor. En kısa zamanda, fabrika inşaatlarının ihale ve temel atma hazırlıkları yanında içinde çalışılabilecek geçici şantiye barakaları ve yaşanabilecek sosyal tesislerin yapımına başlanıyor. Bu gerçek ilk temeldir ve  05.08.1969, Salı günü Başbakan Sn. Süleyman Demirel tarafından atılmıştır.” İşte Gerçek Beş Ağustos’un hikayesi yani bugünkü süreç böylece başlar  UENCO A.Ş. nin kurucu ortakları, CEDETAŞ Ltd., AKINTAŞ A.Ş Sn. Ömer Kaymakçalan ve Sn. Dr. Erdemir Karakaş'tır. Kısaca ortaklarımızı şöyle tanıtabiliriz: Dr. ERDEMİR KARAKAŞ (Maden Yüksek Mühendisi) Sanayi kuruluşlarının yönetiminde 40 yıllık deneyime sahiptir. İlk çalışma hayatına M.T.A Enstitüsü Teknoloji Laboratuvarlarında başlamış olup, Etibank Seydişehir Alüminium Tesisleri'nde beş yıl Başkan Yardımcısı ve Başkan olarak görev yapmıştır. Etibank Bandırma Boraks ve Asit Fabrikaları Müessesesi Müdürü olarak beş yıl çalışmıştır. 1981 yılında Etibank Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığı, bir yıl sonra da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarlığı görevine atanmıştır. 1984 yılında emekli olarak altı yıl özel sektörde üst düzey yöneticilik yapmıştır. 1990 yılında tekrar kamu hizmetine dönmüş, iki yıl Başbakan Başdanışmanı olarak görev yapmıştır. 1992 yılından bu yana özel sektörde ve çeşitli sivil toplum örgütlerinde yöneticilik ve danışmanlık yapmaktadır. E.KARAKAŞ asli görevlerinin yanısıra; Türkiye İkinci Madencilik Kongresi Yürütme Kurulu Başkanlığı, D.P.T. Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı Endüstriyel Hammaddeler Özel İhtisas komisyonu Başkanlığı, Türkiye Maden İhracatçıları Birliği Başkanlığı, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Yönetim Kurulu Başkanı Yardımcılığı, Türkiye Vakıflar Bankası Yönetim Kurulu Üyeliği, Tenis Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği, İstanbul Olimpiyatları Hazırlık ve Düzenleme Kurulu İcra Komitesi Başkan Yardımcılığı görevlerini de ifa etmiştir. Doktora tezleri dışında gazetelerde, teknik ve ekonomik dergilerde, bültenlerde birçok araştırma, tebliğ ve makalesi yayınlanmıştır
Bir nostalji yazımızda daha Seydişehir Alüminyumun Tarihinin kuruluş öyküsü anlatıyoruz.

Seydişehir Alüminyum ve 5 Ağustos 1969 tarihinin öneminden söz edeceğiz.

2006 yılında Dr. Erdemir Karakaş’ın Seydişehir Alüminyum Tesislerinin kuruluş öyküsünü anlattığı “Seydişehir Alüminyum” yazısından alıntıları yayınlıyoruz.

Önce bu öyküyü yazan Dr. Erdemir Karakaş hakkında kısaca bilgi vermek istiyorum. 1961 yılında İTÜ Maden Fakültesini bitirdikten sonra 1968 yılında Paris Yüksek Maden Okulu ve Sorbon Üniversitesinde (Fransa) doktora çalışmasını tamamladı. Doktara çalışmalarına başladığı 1965 yılı yaz aylarında ilk defa Seydişehir’e gelerek Mineralojik Etüdler, analizler ve teknolojik testler için gerekli cevher örneklerinin alınmasında bulunmuştur. 1968-1971 yılları arasında MTA Teknoloji şubesinde Uzman Müh. Olarak çalışmıştır. Bu süreç içerisinde de Seydişehir ile bağı kesilmemiş ve 1971 yılı Temmuz ayında Başmühendis kadrosu ile Seydişehir Alüminyum tesislerine atanmıştır. Bandırma Boraks İşletmelerine Müessese Müdürü olarak atandığı 1975 yılına kadar Seydişehir Alüminyumda Müessese Müdürlüğü dahil çeşitli görevlerde bulunmuştur.1980 yılına kadar Bandırma’da hizmet ürettikten sonra Etibank Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarlığı görevlerinde bulunmuştur.

1985-1990 yılları arasında Özel sektörde Üst Düzey yönetici olarak çalıştıktan sonra 1991-1992 yıllarında Başbakanlık Başdanışmanlığı görevleri  için tekrar Kamuya dönmüştür. Halen özel sektörde Danışman/Yönetici olarak deneyimlerini yeni nesillere aktarmaktadır.

 “Kırk yılı aşkın bir süreden beri Seydişehir ve Alüminyum, birbirini bütünledi, biri diğerini çağrıştırdı ve birlikte anıldı. Orta Anadolu’nun Toroslara dayandığı ücra köşesindeki bu küçük, sade, sessiz kasaba, kırk yıl önce bağrındaki boksit cevherini bu ülkenin hizmetine sunarak alüminyumun doğuşunu sağladı. Buna karşılık alüminyum, bu sevimli Toros kasabasına hayat verdi,70 Bin nüfuslu bir sanayi şehrinin oluşumunu gerçekleştirdi”

Erdemir Karakaş,1965’li yıllarda Seydişehir ile ilgili ilk izlenimler ise şöyle anlatmıştır.

 “Ankara’dan MTA enstitüsünün jeep’iyle Sn. Nejat Hatay ile birlikte Konya, Beyşehir üzerinden Seydişehir’e gelişimiz –takriben 350km- herhalde 12 saaten fazla sürdü. Stabilize bile olmayan, tozlu Karayolunun Toroslara çıkmaz sokak gibi saklandığı yerde, Suğla gölü kıyısında kurulmuş, bir ana cadde ile bir meydandan ibaret, nüfusu 5.000 civarında garip fakat sevimli bir Orta Anadolu kasabası idi Seydişehir. Göl çekildiği zaman ortaya çıkan mümbit arazide çok kaliteli nohut yetiştirildiğini, bu nedenle tek faaliyetin leblebicilik olduğunu, ilçede 200’den fazla leblebici bulunduğunu ifade ettiler.” Şeklinde bir başlangıçla Seydişehir Etibank Alüminyum Tesislerinin kuruluş öyküsünü anlatmaya başlıyor, Erdemir bey.

“Seydişehir, o zaman küçük bir Anadolu kasabası. Bir doktor, bir eczahane, bir Ziraat Bankası Şubesi var. Sadece akşamları birkaç saat elektrik var. Otel yok, doğru dürüst yemek yenebilecek bir restoran yok. Oturulabilecek nitelikte kiralık evde yok.”

 “Bu arada hafifliği, korozyona karşı mukavemeti, çok çeşitli metallerle yaptığı değişik alaşımlarının çok çeşitli üretim alanında kullanılabilmesi nedeniyle giderek öenm kazanan alüminyumun hammaddesi Boksit’in aranması ve rezervlerinin tesbiti çalışmalarına 1950’lerden itibaren MTA’nın faaliyet planlamalarında ağırlık kazanmaya başlanmıştı. Toros’ların çeşitli bölgelerinde boksit ve diasporit oluşumlarına rastlanıyor, bunların ekonomik olarak işletilebeilir rezervlerin tesbiti için MTA yabancı uzmanların da katıldığı, jeolog ve maden mühendislerinden oluşan güçlü ekiplerle yoğun bir arama faaliyeti sürdürüyordu. Bu çalışmaların sonucunda Seydişehir’in yaklaşık yirmibeş km uzağında Keçili köyü – eski adı Elmasut- Bugün Madeli yakınlarında Mortaş ve Doğankuzu boksit yatakları tesbit edilir.  Arama kampı ile ilgili hazırlık faaliyetlerinin Seydişehir’de tamamlanmasını takiben Keçili köyüne gidilir. Suğla gölü kıyısından birkaç km ham yolda ilerledikten sonra sarp kayalıklar ve uçurumlar arsından, sert virajlı, dik yokuşlu bir orman yolundan 25 km.’lik mesafeyi birkaç saatte katedip akşama doğru ancak köye varılır. Köyün durumu ise; daracık bir sokağın iki yanına sıralanmış 13, 15 hane. Köyün altında küçük bir harman yeri. Hayvan olarak ta sadece kara keçi. (Keçili köyünün adı daha sonra Madenli olarak değiştirildi) Muhtarın evinde akşam yemeği ve sohbet. Herkesin yüzünde merak, sorular, yorumlar, keçi devrinden alüminyum devrine geçişe ilişkin senaryolar, gözlerde umut ışığı...

Yer yatağına uzanırken günümüzün yorgunluğunu değil, omuzlarımızda sorumluluğumuzun ağırlığını duyarak dalıyoruz.” Diyerek ilk ciddi arama sınavına başlarlar.

“MTA Enstitüsü, Seydişehir’deki Maden Arama ve Rezerv tesbiti çalışmalarını tamamladıktan sonra sahayı gene büyük Atatürk’üntalimatıyla kurulan Ülkemizin enerji ve maden kaynaklarını işletip değerlendirmekle görevli “İktisadi devlet Teşekkülü” Etibank Genel Müdürlüğüne devrediyor. Bugünkü eti Holding A.Ş.’yi, Etibank Bankacılık birimlerini ve Türkiye Elektrik Kurumunun tüm tesislerini bünyesinde bulunduran Genel Müdürlük Dünyanın çeşitli gelişmiş ülkelerinden alüminyum teknolojisi alabilmek için çalışmalar yapıyor.

Türkiye’nin alüminyum üretmesiyle Pazar paylarının küçüleceğini düşünen büyük alüminyum firmaları o yıllardaki siyasi istikrarsızlıkları da dikkate alarak konuya pek sıcak bakmıyorlar. O sıralarda Genel Müdürlüğün talebi üzerine, Paris’te Uluslar arası bir kuruluşta çalışan Sn. Sıddık Aksoy’un gayretleri ile Peşiney firmasından emekli, Alüminyum teknolojisini bilen bir uzman ile anlaşmaya varılmasına rağmen izin verilmediği için uzman gelemiyor.

Almanya’daki bir alüminyum tesisine teknolojik test için Seydişehir’den 400 ton Boksit cevheri gönderiliyor, “bu cevherden alüminyum üretilemeyeceği” cevabı geliyor. ABD ise, 20 yıl süre ile kilovat saati 0.5 kuruş’tan elektrik verilmesi garanti edilirse ve Seydişehir’e tesis kurmaktan vazgeçilirse, Antalya’da dışarıdan ithal edilecek alümina ile çalışan, Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak kapasitede bir alüminyum tesisi kurmayı teklif ediyor.”

 “1965 yılında, Suat Hayri Ürgüplü hükümeti döneminde, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ile o zamanki Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri birliği hükümeti arasında İskenderun Demir Çelik, İzmir-Aliağa Rafinerisi, Seydişehir Alüminyum Tesisleri, Oymapınar Barajı ve Hidroelektrik tesislerininde olduğu on yatırım projesinin iki ülkenin işbirliği ile gerçekleştirilmesi konusunda mutabakata varıldı.”

Daha sonra bu anlaşma 25 Mart 1967 tarihinde imzalanarak Seydişehir için yeni sayfa açılmış oldu.  

Seydişehir AL.Tarihi 

2006 yılında Dr.Erdemir Karakaş’ın Seydişehir Alüminyum Tesislerinin kuruluş öyküsünü anlattığı “Seydişehir Alüminyum” yazısının 2.ci bölümünü yayınlıyoruz

“Sovyetler Birliği adına TIAJPROMEXPORT firması ile 09 Mayıs 1967 yılında yapılan anlaşma, tüm tesislerin projelendirilmesi, gerekli teknolojik malzeme ve teçhizatın temin edilmesive 120.000 ton tutarı demir ve teçhizatın Iliçevski limanında teslimi, inşaat ve montaj sırasında süpervizyon ve kontrol için gerekli mühendislerin, bazı özel teknik işler için kalifiye elemanların temini, işletmeye alma sürecinde yeterli miktarda işletme elemanının gönderilmesi, ve gerek işyerinde gerekse Sovyetler Birliğindeki tesislerde Türk işletme kadrosunun eğitimini kapsamakta idi ve tutar 62 milyon ABD doları olarak belirlenmişti. Daha sonra yurtiçinden yeterli miktar ve ebatta profil demir bulunamadığından 12 milyon ABD dolarlık bir ek anlaşma daha yapılmıştır. Projelerden sorumlu Sovyet kuruluşu VAMİ Enstitüsü, diğer teçhizat ve hizmetlerden sorumlu kuruluş ise TSVETMETPROMEXPORT olmuştur.”

 “Etibank Genel Müdürlüğü bu anlaşma kapsamındaki projenin büyüklüğünü ve önemini dikkate alarak daha geniş yetki ile daha çabuk karar alabilen bir yapılaşmaya giderek ‘Seydişehir Alüminyum Tesisleri Grup Başkanlığını’ kurdu. Sıhhıye’deki genel müdürlük binasının beşinci katında iki küçük odada faaliyete geçen bu kuruluşun ilk Grup Başkanı da Sn. Abdurrahman Aydın bey (Rahmetli) olmuştur.”

Fabrika ve Sosyal Tesisler için Seydişehir’in kuzeyinde 3000 dönümden fazla arazi istimlak edilmiş/satın alınmıştır.

 “Tesislerin kurulduğu arazinin sembolik bir bedelle sağlanması, daha sonra yatırım ve işletme döneminde Etibank yönetiminin, tüm çalışanların Seydişehir’le ilişkilerinin en iyi bir biçimde yürütülüp hiç sorun çıkmadan halledilmesi Belediye Başkanı Sn. Nevzat Akbaş’ın “Reis Bey’in” ileri görüşlü, basiretli ve otoriter kişiliği sayesinde olmuştur”

“Arazinin istimlak işlemleri tamamlanıp projelerde peyderpey gelmeye başlayınca artık inşaat faaliyetlerine başlamak üzere, 1969 yılı baharında Grup Başkanlığı Seydişehir’e taşınır” 

Seydişehir o zamanlar küçük bir Orta Anadolu kasabasıdır. Her türlü yokluk ve sıkıntı ile karşılaşılmakmasına rağmen bu büyük alüminyum idealini gerçekleştirmek üzere yola çıkanlarda, bu işin öncülerinde herşeye sıfırdan başlayıp yoktan varetmek için gerekli azim, cesaret, özgüven ve heyecan vardır. Grup başkanlığı için daha önce arama sondaj karotları deposu olarak kullanılan İlçe’nin en büyük binalarından biri olan eski HAN binası kiralanıyor.

O zaman kadro 20 kişi civarında. İki katlı bir bina daha bulunup personel için yatakhane olarak düzenleniyor. En kısa zamanda, fabrika inşaatlarının ihale ve temel atma hazırlıkları yanında içinde çalışılabilecek geçici şantiye barakaları ve yaşanabilecek sosyal tesislerin yapımına başlanıyor. Bu gerçek ilk temeldir ve  05.08.1969, Salı günü Başbakan Sn. Süleyman Demirel tarafından atılmıştır.”

İşte Gerçek Beş Ağustos’un hikayesi yani bugünkü süreç böylece başlar 

UENCO A.Ş. nin kurucu ortakları, CEDETAŞ Ltd., AKINTAŞ A.Ş Sn. Ömer Kaymakçalan ve Sn. Dr. Erdemir Karakaş'tır.

Kısaca ortaklarımızı şöyle tanıtabiliriz:

Dr. ERDEMİR KARAKAŞ (Maden Yüksek Mühendisi)

Sanayi kuruluşlarının yönetiminde 40 yıllık deneyime sahiptir. İlk çalışma hayatına M.T.A Enstitüsü Teknoloji Laboratuvarlarında başlamış olup, Etibank Seydişehir Alüminium Tesisleri'nde beş yıl Başkan Yardımcısı ve Başkan olarak görev yapmıştır. Etibank Bandırma Boraks ve Asit Fabrikaları Müessesesi Müdürü olarak beş yıl çalışmıştır. 1981 yılında Etibank Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığı, bir yıl sonra da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarlığı görevine atanmıştır. 1984 yılında emekli olarak altı yıl özel sektörde üst düzey yöneticilik yapmıştır. 1990 yılında tekrar kamu hizmetine dönmüş, iki yıl Başbakan Başdanışmanı olarak görev yapmıştır. 1992 yılından bu yana özel sektörde ve çeşitli sivil toplum örgütlerinde yöneticilik ve danışmanlık yapmaktadır.

E.KARAKAŞ asli görevlerinin yanısıra; Türkiye İkinci Madencilik Kongresi Yürütme Kurulu Başkanlığı, D.P.T. Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı Endüstriyel Hammaddeler Özel İhtisas komisyonu Başkanlığı, Türkiye Maden İhracatçıları Birliği Başkanlığı, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Yönetim Kurulu Başkanı Yardımcılığı, Türkiye Vakıflar Bankası Yönetim Kurulu Üyeliği, Tenis Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği, İstanbul Olimpiyatları Hazırlık ve Düzenleme Kurulu İcra Komitesi Başkan Yardımcılığı görevlerini de ifa etmiştir.

Doktora tezleri dışında gazetelerde, teknik ve ekonomik dergilerde, bültenlerde birçok araştırma, tebliğ ve makalesi yayınlanmıştır

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.