İnsanlığın günümüzdeki gelmiş olduğu durum üzülerek maalesef budur.
İçerisi dışarısı gibi dışarıdan içerisi gibi olmayan insanların çoğaldığı dünya zamanındayız.
İçi ve dışı bir olmayan insanlar topluluğu haline gelinmiştir.
Küçük, küçük insan topluluklarının birebirinden uzak bölünerek uzaklaşması insanın kendine bile başkalaşması başka, başka içini ve dışını bir yansıtamadığı dünya zamanı içindeyiz.
Buda bizi evrensel evrim evrilme evrimleşeme teorisine götürmektedir.
İnsan gelişimi şekli itibariyle değişim ve gelişim halini almıştır.
Gidişat insanlık insan gelişimi yapısında içsel ve dışsal olguların zedelenmesi başkalaşımla koparak uzaklaşma giderek deformasyonla mutasyona uğrama şekil bozukluğu görülmektedir.
Kavram değerleriyle değer kavramlarının insanlığı yücelterek ulvi yükselttiği insanlar tarafından hiç bilinmemektedir.
Kavram değerleri kavramların değerlerde yerinde bulunması insanı inşa eder.
İçi dışa dışı içe doğru sabitleyici içsel ve dışsal dengeleri yansıtırken dengelerde bütünleşmenin korunarak sağlanması gereklidir.
İçsel ve dışsal olguları nasıl yönetiyoruz?
Yönetilen olgular nasıl dağıtarak yansıtıp yayın yapıyoruz?
Yayınlanan olgularda neye dönüşerek nasıl şekiller alıyoruz?
Eskiler ne demiş içi dışı bir insanlar mıyız?
İçgüdüsel ve dış güdüsel olgular öfke kontrolü gibidir.
Kontrol altına alınmadığı takdirde olgularda sonuçları kaçınılmazdır.
Olgu kayıplarını saydığımız gibi sıralayabiliriz.
Sonuçları
Ulviyet ulvi olgu oluşmaz.
Akıl ve ruh sağlığı bozukluğu
Psikolojik bozukluklar
Denge kaybı
Konuşma bozukluğu
Güven ve güvenilirlik eksikliği
Samimiyetsizlik
Ayniyet ve aidiyet
Her türlü bedensel bozukluklar
Dağılıp parçalanma
Bütünleşememe
İman zayıflığı
İnanç eksikliği
Şekil değişikliği
Dikkat dağınıklığı
Algı eksikliği
Konsantrasyon güçlüğü
Bu olgularda ihlas kaybedildiği kadar kazanılabilir.
İçi dışı bir insan olmak İhlas kazanmaktır.