whatsapp
Enver Haykır
Köşe Yazarı
Enver Haykır
 

İnsan çığlıkları

Ülkemizde başlayan ekonomik kriz gün geçtikçe artıyor, enflasyon tavan yapıyor, vergilerdeki ve zamlardaki hukuksuzluk artıyor, Türk parası değer kaybediyor, alım satım gücü, arz talep azalıyor, zenginler daha da zenginleşiyor, fakirler daha da fakirleşiyor, işsizlik oranı, açlık ve yoksulluk sınırı beş katına çıkıyor. Emekliye, memura ve asgari ücrete yapılan zamlar yetmiyor. Ülkemizde geçim sıkıntısı katmerlendiği için toplum psikolojisinin olumsuz etkilenmesine neden oluyor. Bir ülkenin refah düzeyi ne kadar düşükse insanlardaki yorgunluklar, stres düzeyi farklı hastalıklar o kadar artar. Buna ruhsal bozukluklar dahildir. Ülkemizde oluşan kaos ortamı ve artan psikolojik vakalar ülke ekonomisi ile dolaylı yoldan bağlantılıdır. Sosyal sınıf farkı, eşitsizlik ve adaletsizlik makasın son ağzına kadar açık. Maalesef ülkemiz kalkınamıyor ve kalkınamadığı için toplumsal şiddet, cinayetler, hırsızlık, dolandırıcılık, fırsatçılar artıyor. Okuyan gençler geçim sıkıntısı yüzünden okulu yarım bırakmak zorunda kalıyor, mezun olduktan sonra karamsar düşüncelere kapılıyor, birçok üniversite öğrencisi genç gelecek kaygısı yüzünden ya intihar ediyor ya da psikiyatri sırası bekliyor. Çocuklarımız ailesinin geçim sıkıntısı yüzünden okula gönderilemiyor, gönderilse bile aileleri çoğu ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Okullarda eğitim sisteminin lağım çukuruna dönmüş olması da cabası! Üstelik ekonomik kriz sadece eğitim sistemini değil; sağlık, hukuk, sosyokültürel değişiklikleri de oldukça etkiliyor. Bir ülkenin iyileşmesi; cari açığın azalması, üretimin artması, ihracatın artması, ithalatın azalması, enflasyonun düşürülmesi, sabit piyasa ekonomisinin uygulanması, arz talep eşitliğini, milli gelirin az farkla eşitlenmesi ve refah düzeyinin eşit olarak dağıtılmasıdır ama ülkemizde yaşanan ekonomik savaşlar sessiz çığlıklara neden oldu. Ülkemiz sessiz çığlıklarla boğuşurken sessiz çığlıkları duyan yok!
Ekleme Tarihi: 13 Ocak 2025 - Pazartesi

İnsan çığlıkları

Ülkemizde başlayan ekonomik kriz gün geçtikçe artıyor, enflasyon tavan yapıyor, vergilerdeki ve zamlardaki hukuksuzluk artıyor, Türk parası değer kaybediyor, alım satım gücü, arz talep azalıyor, zenginler daha da zenginleşiyor, fakirler daha da fakirleşiyor, işsizlik oranı, açlık ve yoksulluk sınırı beş katına çıkıyor. Emekliye, memura ve asgari ücrete yapılan zamlar yetmiyor. Ülkemizde geçim sıkıntısı katmerlendiği için toplum psikolojisinin olumsuz etkilenmesine neden oluyor.

Bir ülkenin refah düzeyi ne kadar düşükse insanlardaki yorgunluklar, stres düzeyi farklı hastalıklar o kadar artar. Buna ruhsal bozukluklar dahildir. Ülkemizde oluşan kaos ortamı ve artan psikolojik vakalar ülke ekonomisi ile dolaylı yoldan bağlantılıdır.

Sosyal sınıf farkı, eşitsizlik ve adaletsizlik makasın son ağzına kadar açık. Maalesef ülkemiz kalkınamıyor ve kalkınamadığı için toplumsal şiddet, cinayetler, hırsızlık, dolandırıcılık, fırsatçılar artıyor. Okuyan gençler geçim sıkıntısı yüzünden okulu yarım bırakmak zorunda kalıyor, mezun olduktan sonra karamsar düşüncelere kapılıyor, birçok üniversite öğrencisi genç gelecek kaygısı yüzünden ya intihar ediyor ya da psikiyatri sırası bekliyor. Çocuklarımız ailesinin geçim sıkıntısı yüzünden okula gönderilemiyor, gönderilse bile aileleri çoğu ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Okullarda eğitim sisteminin lağım çukuruna dönmüş olması da cabası! Üstelik ekonomik kriz sadece eğitim sistemini değil; sağlık, hukuk, sosyokültürel değişiklikleri de oldukça etkiliyor.

Bir ülkenin iyileşmesi; cari açığın azalması, üretimin artması, ihracatın artması, ithalatın azalması, enflasyonun düşürülmesi, sabit piyasa ekonomisinin uygulanması, arz talep eşitliğini, milli gelirin az farkla eşitlenmesi ve refah düzeyinin eşit olarak dağıtılmasıdır ama ülkemizde yaşanan ekonomik savaşlar sessiz çığlıklara neden oldu. Ülkemiz sessiz çığlıklarla boğuşurken sessiz çığlıkları duyan yok!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.