Seydişehir kanalizasyonunun katlettiği topraklarda yetişen Karpuz üreticisinin yüzünü güldürüyor.
Bu toprakların kaderini kanalizasyon ve evsel atıklara kurban edenlerin övünecek neyi var ki? Ama övünüyorlar.
Suğla ovası ve gölünün çevresindeki yerleşim yerlerinin tarım toprakları 50 yıldır kanalizasyon ve evsel atıklarla arıtma sistemi olmadan Çarşamba kanalı ve göle bırakılırken insanlarda kurban edildi.
Evet, Seydişehir Organik Tarım ve Hayvancılık için belki ülkedeki en geri kalan ovalardan biri oluvermişti.
50 yıl önce Seydişehir Belediyesi meclisinden Suğla Ovasının toprakları için sanki idam kararı çıkartılmıştı.
Arıtmasız tam 50 yıl atıklar buraya bırakıldı.
İnsanlar Kanser oldu. Sebzeler meyveler yetişmez olmuş, o güzelim Kavun Karpuz yetiştiren topraklarda neredeyse hiç bir şey yetişmez olmuş...
Ayrıca BSA kanalının geçtiği topraklarda binlerce dönüm tarım alanı sular altına gömüldü. Kayıplar üst üste geldi.
Tarım yapılan köylerde yaşam tehdit altında geçti.
50 yıldır bu tehdidi yetkililer görmedi. Sanki alın yazılarıydı.
Daha pek çok şey sayabiliriz...
Bu toprakları katleden ve ilgisiz kalan belediye başkanları bu kente çok büyük kötülük ettiler. Seyrettiler.
Bu topraklarda yaşam hiçbir zaman ön plana çıkmadı. Tarım arazilerinin bağrına bu şekilde zehirli bir hançer sapladılar.
Neyse; İbrahim Halıcı belediye başkanlığı döneminde proje yapıldı. Avrupa fonları devreye girdi. Arıtma tesisi 2 yıldır da kör topal hesabı çalışıyor.
Geçen gün katledilen topraklarda karpuz hasadını takip ettim. Çekirdekli ve çekirdeksiz karpuzların o topraklarda çok güzel yetiştiğini gördüm.
BAĞRA KARPUZU AĞIZLARI TATLANDIRIYOR
Tadı lezzeti ve sulu içiyle ağızların suyunu akıtan karpuz Türkiye sofralarını süslüyor. Tüketiciler bu eşsiz lezzetin tadını çıkarmaya devam ediyor. Satışı başlayan karpuz enfes tadıyla gönül rahatlığıyla alınıp yeniyor.
Karpuz yetiştiği topraklarda daha verimli hale geldi. Üreticisine yüksek gelir kazandırıyor. Her şeyden önemlisi doğal olarak yetiştiriliyor.
Bağra Mahallesinde 200 dönüm alanda kavun ve karpuz üretimi yapan Tahsin Aslan bölgede yetiştirdikleri karpuzunun Türkiye’de bir numara olduğunu söyledi. Bende yedim çok doğru söylüyor.
Çiftçi Tahsin Aslan kendi hesabına 2 bin ton hasat bekliyor.
Atıklardan kurtarılan topraklar daha verimli hale gelmeye başladı. Buğday, arpa, nohut, fasulye, kabak, patates, pancar vs. Daha güvenli yetişir hale geldi.
ŞEHRİ YÖNETEN YETKİLİLERİMİZE SESLENİYORUM.
Çiftçiler sizden Hal ve soğuk hava deposu istiyor. Pazar paylarının genişletilmesini istiyor. Sizlerin onlara el uzatmanızı istiyor.
Yıllardır tehlikeyle baş başa yaşayan o toprakların insanlarının yanında olunuz. Seslerini dinleyiniz.
Ziraat Odasının projeleri var. Lütfen çiftçilerin isteğini yerine getirin.