Suğla gölünü ve ovasını kirlilikten kurtaracak Atık su Arıtma Tesisi inşası devam ediyor. Tesisin proje müdürü Gürsel Karadeniz 2016 yılı sonu tamamlanacağını 2017 yılı Nisan ayı başlarında da deneme çalışmalarına başlayacağının bilgisini verdi. Nihayet Koskoca bir bölgenin ekolojik yapısı bu sistemle kurtarılacak.
Şu anki 64 bin nüfuslu Seydişehir’in kanalizasyon ve evsel atık suları yaklaşık 50 yıldır Suğla ovasına ve gölüne akmaktaydı. Balığını ve tarım ürünlerini de hep beraber tüketiyorduk. Kısacası sağlığımızı hep birlikte kaybediyorduk. Peki, şimdiye kadar Belediye başkanları ve yöneticiler ne yaptı bu çevre kirliliğine karşı hiç düşündük mü? Sorguladık mı?
Benim çocukluğum o bölgede geçti. Çarşamba kanalının sularından içerdik. O ırmaklarda çimerdik tertemizdi. Yarım asır da gidin de bir bakın ne hale geldi. Aslında bununla birlikte sağlığımız ne hale geldi.
Gençliğimizde tepkiler ortaya koyduk kimse görmek istemedi. 1985 yılında gazeteciliğe başladığımda ara ara o bölgenin çevre kirlenmesini hep gündeme getirdim okuyan da olmadı, okuyup ta da anlamak istemediler. Herkes sorumluluktan kaçtı.
İlk ciddi proje 1989 yılın CHP belediye başkanı Mevlüt Kılınçoğlu belediye encümeninde gündeme getirerek şimdiki yapılan mevkii de çalışmalara başladı ama olmadı. Arkasından 1994 yılında MHP belediye başkanı Muammer Urhan devam ettirmek istedi bu da gerçekleşmedi. Peki, şimdi nasıl oldu da gerçekleşti bilen var mı?
Evet bu bizlerin yani belediye başkanlarının bir tesis kurma projesi değil. Avrupa Birliğinin büyük bir çevre yatırım projesi. Yani elin oğlu taaa buralarda ki insanların ve çevrenin sorunlarını düşünüyor. Bizimkilerin aklına gelmiyor. Günümüzü gün edelim makam arabalarına binelim dolaşalım. En iyi yaptığımız iş belediyeyi yandaş kadrolarla alımlar yapmak.
8 milyon Avroluk AB menşeli dev bir biyolojik çevre projesi;
Bozkır yolu diken içinde yaklaşık 100 bin metre karelik alanda kurulan atık suları toplayacak Ovayı, gölü, ırmakları, doğayı, çevreyi, insanları tarımı kurtaracak dev bir proje AB hibe projesi sayesinde yakında hayata geçiyor. Ne diyeyim çocukluğum o bölgedeki çöplükte geçti. O günler gözümün önüne geldi tam yarım asırlık bir zaman geçti. Kime teşekkür edeceğim ki… Avrupa Birliği olmasaydı çevrenin kurtarılması için daha ne kadar bekleyecektik kim bilir!