Seydişehir’e bağlı Bostandere mahallesinde 1928 yılında Mustafa Kemal Atatürk talimat namesiyle yaptırılan tarihi Taş Mektep müze yapılsın.
Cumhuriyetin ilk yıllarında Türk eğitimine hizmet amacıyla örnek okullar kapsamında 410 metrekare alan üzerine yapılan taş mektepte 1995 yılına kadar eğitim ve öğretim faaliyetleri sürdürülmüş, o yıldan sonra kaderine terk edilmiş.
2013 yılında Bostandere belediye başkanı Turan Koyuncu girişimleriyle Konya valiliğince 91 Bin 360 lira ödenek çıkartılarak binanın dış cephe çatısı ve pencerelerini restore edilmiş. İç kısmı olduğu gibi duruyor bahçe duvarı yapılmamış. Bu okulun restorasyonu tamamlanması gerekir.
Tarihi Cumhuriyet Mektebi yıllardır boş vaziyette durmaktadır. Tarihi binanın atıl vaziyette kalması insanların içini sızlatıyor.
Atıl binanın Millet Kütüphanesi veya halk eğitim kursları için değerlendirilmesi noktasında gündeme geldiyse de kimse yanaşmadı.
Ben daha önce buranın iki kez haberini yapıp Türkiye genelinde yayınladım. Kimse ne duydu ne de gördü.
Seydişehir Günden İnternet sitesi olarak üzerimize düşeni yapıp konuyu tekrar gündeme getirip, yetkilileri göreve davet ediyoruz.
Seydişehir’i ziyarete gelen yerli ve yabancı turistlerin ziyaret edebileceği doğru düzgün bir müze yok. Bugün müze olarak kullanılan kültür evi yetersiz. İlçe çevremizde birçok tarihi eser kalıntıları yer almaktadır özellikle Bostanderede Roma dönemi tiyatrosu ve kalıntılarının birçoğu kaçırıldı birçoğu da orda burada çürüyor. Öncelikle Bostan deredeki eserleri bu tarihi binada ve bahçe çevresinde sergilemesi bence daha uygundur.
Bu atıl okulun açık hava sergisi yapılabilecek güzel bir bahçesi var. Hemen yakınındaki tepe üzerinde 3 bin 500 yıllık Roma dönemi tiyatro kalıntısı bulunmaktadır. Seydişehir’in bu mahallesinde güzel müzeye ihtiyacı var. Tarihi binalar kullanılmazlarsa, insanlar bu binaların koridorlarında nefes almazlarsa, bu yapılar çürür. Tarihi binalara sahip çıkmalıyız. Bunu yaparak sadece binalara değil, tarihimize de sahip çıkmış oluruz. Diğer şehirlerde kaderine terk edilmiş bir şekilde bekleyen tarihi yapılar, tüm yaşanmışlık izleri ve tarihi dokusuyla modern yaşama entegre ediliyor, yeniden hayata kazandırılıyor. Biz ise, tarihi yapılarımıza uzaktan bakıp seyrediyoruz.