Eskiden İnsanlar büyük şehirlerde giderek yalnızlaşıyordu. Şimdi ise köylerde öyle oldu. Bunun nedeni henüz net bir şekilde ortaya konmuş değil. Birçoğu ekonomik sıkıntılara bağlarken birçoğu da göç olaylarına, samimiyetlerin azalmasının etken olduğu kanaatine varıyor.
Metropol şehirler har açıdan zaten bir sıkıntı normal ve ufak şehirler de ise yaşam sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden oluyor. Hangi yönden bakarsak bakalım sonuç olarak bir birimize güvensizlik oluşuyor.
Bu ortamları yaşanabilir hale getirilmesi için öncelikle insanların iletim kurmaları çok önemlidir. İletişim kurarak güvensizlik nedenleri görüldükçe
Bu sağlanan iletişimle git gide azalacaktır. İnsanlar öncelikle birbirlerine inanmak zorundadır. Aile, akraba konu komşu gibi birlik ortamlarında birbirlerini eksiğiyle fazlasıyla kabullenerek yaşamak en doğru etkileşimdir. Bu sürekli etkinliklerle artırıldıkça bir şehri, köyü bütün yerleşim yerlerini kapsayacaktır. Günlük yaşamdaki görülen kötülükler, insanlar bir birlerini vatan haini ilan etmeleri, düşman görmeleri, ötekileştirme motivasyon bozucu etkiler herkesi birbirinden koparacaktır. Bu durumda insanlar hem yalnızlaşır hem de güven ortamı kalmaz.
Seçim ortamında söylenen olumsuz sözler giderek yalnızlığı artırıyor. Zaten güvensizlik hat safhaya çıkmış iken bir de bu ortam körüklemektedir.
Bu söylemler sürekli arttıkça toplumsal olaylar ve felaketler durumu pekişiyor. İnsanlar kendine bile güvenemez hale geliyor.
Ne diyorlar politikacılar geldiklerinde? Bu seçim vatanseverlerle hainler arasında, inananlarla inanmayanlar arasında ABD, Avrupa ile ülke arasında gibi safsata fikir ve düşüncelerle kendilerini bir yerlere kabul ettirme söylemidir.
Aman ha dikkat edelim! Bu bir seçimdir. Kim kime oy vereceğine karışılmamalı her kes özgür bir biçimde oyunu sandık da iradesini ortaya koyarak demokrasi kültürüne inanmalıdır.
Ülke yönetimini yönetenler seçimden sonra da yönetecek olanlar hızlıca toplum olarak fabrika ayarlarımıza geleneksel değerlerimize döndürmelidir.
Aksi takdirde bireysel güvensizlik artacak. Birbirimizi hiç göremez duyamaz hale geleceğiz. O zaman içinde yaşadığımız vatanımıza hayrımız olmayacaktır. O zaman gerisini siz düşünün neler olur neler!
Toplumumuzun Mevlanalara, Hacı Bektaşilere, Yunuslara Vb. iyiliklerle dolu kanaat önderlerine ihtiyacı var. Aynı görüş siyasilere de gereklidir.
Geleneksel kültürümüz yeniden hayat bulmalıdır. Çevre iletişimlere açılmalıyız.
Birbirimize her zaman lazımız. Güvensizliği artırıcı, ayrıştırıcı söylemlerle insanlara kıymayın. Yalan söylemeyin. Eğer birbirilerinize saygı duyar hoş görülü olursanız seçimi kaybetseniz bile gelecek dönem kazanan siz olursunuz. Söylemlerinizi gözden geçirin. El sallayın herkese! Gülümseyin! Kim kazanırsa kazansın kabullenin. Halkımız sizlerden bunu istiyor.