UNESCO’nun açıkladığı rapora göre, dünya genelinde 263 milyon çocuk okula gitmiyor, gidemiyor.
Raporda dünya genelinde ilkokul çağındaki 6 ila 11 yaşları arasındaki 61 milyon kız ve erkek çocuğunun, ortaokul çağındaki 12 ila 14 yaşları arasındaki 60 milyon kız ve erkek çocuğunun ve lise çağındaki 15 ila 17 yaşları arasındaki 142 milyon çocuğun okula gitmediği açıklandı.
Silahlı çatışmalar ve yoksulluk çocukların okula gitmeleri önünde iken büyük engeli teşkil ediyor.
Dünya genelinde ilkokul çağında okula gitmeyen kız ve erkek çocuklarının yüzde 35'i , ortaokul çağında olup okula gidemeyenlerin yüzde 25'i ve lise çağında okula gitmeyen gençlerin ise yüzde 18'i çatışmaların sürdüğü ülkelerde yaşıyor.
BM Çocuklara Yardım Örgütü UNICEF ise “Dünya Çocuklarının Durumu 2016“ adlı raporda yer alan tahmini hesaplamalara göre, 2030 yılına kadar dünya çapında beş yaşın altındaki 69 milyon çocuk aslında önlenmesi mümkün olan hastalıklardan hayatını kaybedeceğini açıkladı.
167 milyon çocuk yoksulluk koşullarında yaşayacak, 750 milyon kız çocuğu ise zorla evlendirilecek.
Diğer taraftan 14 ülkede çocuk askerler savaşıyor.
Bütün dünyada yaklaşık 250 bin kız ve erkek çocuğu zorla savaştırılıyor.
Çocuklar kötüye kullanılıyor, öldürüyor ve ölüyorlar.
Hem asi gruplarında hem de hükümet kuvvetlerinde silah kullanıyorlar.
Ve rakamların her yıl artıyor olması oldukça ürkütücü olmasına rağmen, bu şekilde anlatmak hiç akıllıca değilmiş gibime geliyor.
Çünkü sayı bir’i geçtikten sonra ki durum istatistiki oluyor ve durumun ciddiyeti ve de aciliyeti algısı ortadan kayboluyor sanki.
Tam bunu yazarken aklımdan geçen ise, bir çocuğun dramatik bir hikayesini yazsam yahut ekranlarda izliyor olsak ne olurdu ?
O zaman da trajik bir filmmiş gibi izlenip geçiliyor.
Ve bu çok acı…
Durum gerçekten ciddi ve çocuklarımız için dünya yaşanamayacak bir yere doğru gidiyor !
Alman şair Bertolt Brecht’in bu dizeleri yazmasının üzerinden yarım asır geçmiş.
Halen geçerliliği olup olmadığını ben söylemeyeceğim ama siz söyleyiniz…
Her yıl eylülde okullar açılırken
Kadınlar kırtasiyecilerin önünde dinelirler
Kentin kenar mahallelerindeki.
Kitap ve defter alırlar çocuklarına
Umutsuzca ararlar son kuruşlarını
Yırtık pırtık el çantalarında.
Söylenir dururlar ve derler:
"bilgi neden bu kadar pahalı?"
Hiç haberleri yoktur
Ne kadar yararsız olduğundan
Çocuklara verilen bilginin,
Ne kadar boktan…