Her anne babanın, çocuklarının başarılarına kendi başarılarından daha büyük haz duyar. Torununun başarısını ise kendi heyecanın üstünde tutar. Ailelerin yaşamını umutlarını bir adım öteye taşınacaksa, çocukları ve torunlarıyla gerçekleşecektir. Çocuklarımızı baskı altında bırakıp bırakmadığımızı ise günü geldiğinde ancak onlar bulacaktır. Bir gün onlarda anne baba olduklarında aynı duyguları yaşayacaklardır. Kendimden örnek verirsem büyük kızım çocukluğundan beri hep sıra dışıydı. Kopyacı değil, yaratıcıydı. Her zaman güçlü ve lider bir kişiliği vardı. Hayatında yapacaklarını daima kendi seçti. Kısacası, o hep istediği kişi oldu. Küçük kızım ise yaratıcı kendine güvenen bir yaşamı vardı. Kimi aile bireyleri biliri ki, çocukları büyütür olgunlaştırır kimisinin ki de hayatın akışında kendisini bulur. Gazetecilik yaşamımda farklı mesleklerde bazı ailelerle röportajlar gerçekleştirdiğimde sorduğum soruların yanıtları ise önce işim beni, sonra da ben işimi seçtim diye konuştular. Kimisi ise kolaya kaçıp bir kafe açtığını kimisi de cep telefonu iş yeri açıp oturduğunu niteledi. Bizim gençliğimiz 60 lı yılların serüvenli maceralarıyla doluydu. Eğitim yaşamım ise bulunduğum ilçede ancak sanat okulunu tamamlayabildik. Çünkü işimi seçmeden önce okulumu seçtim. Dönemin Ortadoğu ve Balkanların en büyük tesisi Alüminyum fabrikasında Haddehanede operatör olarak kendimizi bulduk. Sonra iş seçimiyle farklı iş koluna geçtim. Bu iş yeri değiştirmem kendi isteğimden öte genel müdürlükçe özgüvenim kararlılığım dolayısıyla oldu. Başarıyla da iş hayatımı tamamladım. Hem gazetecilik hem de iş yaşamımda sayısız dost biriktirdim ki bu mutluluğum ve servetim oldu. İşlerimi de çok sevdim. Bu sevgiden dolayı gazetecilik hayatım ilk yıllarım gibi heyecanla devam ediyor. Zahmetli uzun mesailer bile beni yoramadı.
Kendi dönemimin insanlarını, bugünle karşılaştırmak yanılgıya düşürür bizi. Bizim dönemde yaşam daha kolay, arz çok daha azdı. Sevgi ve güven vardı, çokça da huzur. Bu ortamda her şeye hazır hissediyorduk kendimizi. Şimdiki düzende ise torpil işe ve okul yıllarına karışınca fırıldağı çeviren işini yürütüyor. Böyle ortamda öz güven olur mu? Gençler mutlu olur mu? Aileler rahat olabilirler mi? Yine de karamsar olmadan sevgi ve umutla aileler, çocuklar, torunlar kararlı yaşamlar oluşturmaya çalışsınlar.