whatsapp

900 yıl önce 3 Türkmen tarafından kurulan köy: Çalmanda

TURİZM (SG) - Seydişehir Gündem | 26.06.2024 - 19:54, Güncelleme: 26.06.2024 - 19:54
 

900 yıl önce 3 Türkmen tarafından kurulan köy: Çalmanda

Selçuklular döneminde Orta Asya Altay dağlarından Anadolu’ya akın akın gelen oğuz oymak Horasan Türkmenlerinden Sefer, Baki, Abdi bey tarafından 900 yıl önce Çalmandanın yüksek kesimlerine yerleşerek bugünkü Ketenli köyünü kurmuşlar.
Anadolu’nun Türkleşmesi konusunda etkili olan Türkmen oymakları Osmanlı arşiv belgelerinde, yerleşim durumuna ve şekline bağlı olarak köylü «Türk» olarak adlandırılırken, göçer veya yarı-göçer topluluklar «Türkmen» ya da «Yörük» tabiriyle anılmışlardır. Ketenli (Çalmanda) köyü Seydişehir'in nispeten yüksek bir bölgesinde vadi yamacına kurulmuş, ormanlık alana yakın konumlanmıştır. Çalmandanın anlamı çözülememişse de şöyle bir varsayım öne sürülebilir: Manda hayvanı sözcüğüyle engebeli arazinin birleşmesi kaynaklı bir yer adı olarak nitelendirilmiştir. Ketenli halkı  Uluören, Taşoluk, Çataloluk, Keşlik Yaylalarına giderler. Bölgenin 16. yüzyıl Beyşehir Sancağında en fazla koyun vergisi ödeyen köylerden olması, hayvancılığın çokça yapıldığına işaret eder. 16. yüzyıl kayıtlarında bölgede keten üretiminin yapıldığı belirtilmektedir. Çalmandanın adı 1 Mart 1968'deki 7267 numaralı kanunla Ketenli şeklinde değiştirilmiştir. Köyün yeni adının keten bitkisi üretimiyle ilgisi kurulabilir. Çalmanda adıyla ilgili halk etimolojileri bulunmaktadır: "Önceden dağlık, ormanlık, çalılık bir yermiş, manda çok yetiştirilirmiş. Çalılık ve manda köye ad olmuş. Her ne kadar Çalmanda köyünün adının hangi dilden geldiği tam olarak tespit edilememiş ve anlamı çözülememişse de şöyle bir varsayım öne sürülebilir: Çal, "1. Alaca, kır, kırçıl 2. Boz rengi, kül rengi, Çağbayır, manda sözcüğüyle birleşmiş olabilir. Bu durumda renk ve hayvan adı kaynaklı bir yer adı olarak kabul edilebilir. Ketenli kadın ve kızları Orta Asya kültürünün ağır bastığı yıllarda dokumacılık yapılmaktaydı. Her evde tezgâh bulunuyordu. Had da Dokumacılığı öğrenmeyen kızlar evlenemiyordu. Bu gün ise bu kültür sanatı turizmin gelişmediğinden dolayı yapılmamaktadır. Ketenli gençleri genelde şehirlere göç ederek farklı alanlarda işçilik yapmaktadırlar.
Selçuklular döneminde Orta Asya Altay dağlarından Anadolu’ya akın akın gelen oğuz oymak Horasan Türkmenlerinden Sefer, Baki, Abdi bey tarafından 900 yıl önce Çalmandanın yüksek kesimlerine yerleşerek bugünkü Ketenli köyünü kurmuşlar.

Anadolu’nun Türkleşmesi konusunda etkili olan Türkmen oymakları Osmanlı arşiv belgelerinde, yerleşim durumuna ve şekline bağlı olarak köylü «Türk» olarak adlandırılırken, göçer veya yarı-göçer topluluklar «Türkmen» ya da «Yörük» tabiriyle anılmışlardır.

Ketenli (Çalmanda) köyü Seydişehir'in nispeten yüksek bir bölgesinde vadi yamacına kurulmuş, ormanlık alana yakın konumlanmıştır.

Çalmandanın anlamı çözülememişse de şöyle bir varsayım öne sürülebilir: Manda hayvanı sözcüğüyle engebeli arazinin birleşmesi kaynaklı bir yer adı olarak nitelendirilmiştir.

Ketenli halkı  Uluören, Taşoluk, Çataloluk, Keşlik Yaylalarına giderler. Bölgenin 16. yüzyıl Beyşehir Sancağında en fazla koyun vergisi ödeyen köylerden olması, hayvancılığın çokça yapıldığına işaret eder.

16. yüzyıl kayıtlarında bölgede keten üretiminin yapıldığı belirtilmektedir. Çalmandanın adı 1 Mart 1968'deki 7267 numaralı kanunla Ketenli şeklinde değiştirilmiştir. Köyün yeni adının keten bitkisi üretimiyle ilgisi kurulabilir. Çalmanda adıyla ilgili halk etimolojileri bulunmaktadır: "Önceden dağlık, ormanlık, çalılık bir yermiş, manda çok yetiştirilirmiş. Çalılık ve manda köye ad olmuş. Her ne kadar Çalmanda köyünün adının hangi dilden geldiği tam olarak tespit edilememiş ve anlamı çözülememişse de şöyle bir varsayım öne sürülebilir: Çal, "1. Alaca, kır, kırçıl 2. Boz rengi, kül rengi, Çağbayır, manda sözcüğüyle birleşmiş olabilir. Bu durumda renk ve hayvan adı kaynaklı bir yer adı olarak kabul edilebilir.

Ketenli kadın ve kızları Orta Asya kültürünün ağır bastığı yıllarda dokumacılık yapılmaktaydı. Her evde tezgâh bulunuyordu. Had da Dokumacılığı öğrenmeyen kızlar evlenemiyordu. Bu gün ise bu kültür sanatı turizmin gelişmediğinden dolayı yapılmamaktadır. Ketenli gençleri genelde şehirlere göç ederek farklı alanlarda işçilik yapmaktadırlar.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (1 )

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Mehmet Koca
(28.06.2024 00:52 - #609)
Seydişehir'e bağlı çok sayıda köyün adı durduk yerde değiştiriliyor. Sadece köylerin isimleri değil, camilerin isimleri de değiştiriliyor. Çalmanta, Nuzumla, Bağra, Kisecik isimleri hadım edilen ilk köyler. Müftü efendi de kafasına göre camileri değiştiriyor. Camilerin banisi, vatandaşın adını koyduğu isimler sizi neden rahatsız ediyor? Kuşaklar arasında isimler üzerinden bağ kopartılması hem kültürel hem de sosyolojik soykırımdır. Vatandaşın görüşü alınmadan isim değiştirmeler halkın sessiz kalması da tuhaf. İsimler değiştirelerek, insanların ata yurduna olan bağları zayıflatılmak mı isteniyor?
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.